Son dönemlerde yeni nesil iş zekası terimi çok kullanılmaya başlandı. Geleneksel ve yeni nesil iş zekası dünyalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
İş zekası dünyasının son birkaç yıl içerisinde keskin bir değişime sahne olduğunu söyleyebiliriz. Bu değişim artık sınırlarını zorlayan katı, yeterince verim alınamayan, çok kaynak tüketen ve iş değerini çok ağır bir süreçte üretmeye çalışan geleneksel iş zekası platformları yerine; çevik, yüksek performansa sahip, az kaynakla çok hızlı hayata geçirilebilen ve sonuçların çok kısa sürede alınmasını sağlayan yeni nesil iş zekası platformlarına doğru oluşan eğilimin doğal bir sonucu olarak karşımıza çıktı. Bugün hangi organizasyona gitsek iş birimlerindeki kullanıcıların çoğundan, hala “Keşke kurum içinde birikmiş olan verilerden anlamlı sonuçları daha kolay ve daha hızlı ortaya çıkarabilsek, veriyi inceleyerek daha hızlı ve doğru aksiyon alabilsek…” şeklinde yorumlar alıyoruz. Aslında bu konu geleneksel iş zekası platformlarının başından beri tutmaya çalıştığı bir söz değil mi? Ancak bugünün şartları göz önüne alındığında geleneksel iş zekası platformlarının bu sözü yerine getirmekte çok zorlandığını ya da yapamadığını görüyoruz ki, bu durum dünyada son yıllarda her alanda yaşanan büyük değişimlerin bir sonucu olarak da değerlendirilebilir. İş dünyası ve kullanıcı profillerindeki değişimle birlikte inanılmaz ölçüde artan veri hacimleri, iş zekası dünyasında da bir transformasyona sahip oldu ve yepyeni bakış açılarıyla, bugünün ihtiyaçlarını direkt olarak adresleyen iş zekası platformlarıyla karşılaşmaya başladık. Bu yeni ve inovasyona dayalı ürün aileleri iş zekası dinamiklerini tamamen değişik bir bakış açısıyla ele alarak “Keşif ve inceleme” kavramlarını ön plana çıkarttı ve özellikle yönetici, analist ve diğer son kullanıcılar gözüyle bakmaya çalıştıkları iş zekası dünyasını yeniden tanımlamaya başladı.
Geleneksel iş zekası platformlarında yaşanan en büyük sıkıntılar neler?
Geleneksel iş zekası dünyası düşünüldüğünde, kurum içindeki iş zekası implementasyonu ve kültürün oluşturulması sırasında top-down bir yaklaşımın sergilendiğini ve her şeyin merkezileştirilmeye çalışıldığını görüyoruz. Bu platformların önyüzleri, son kullanıcıların hızlıca öğrenebilmesi, istedikleri sonuçları ve çalışma ortamını elde edebilmesi açısından çok zor olduğu için, kurumlardaki kullanıcı kitlesi tarafından benimsenmesi ve kabul görmesi ya çok uzun sürmekte ya da mümkün olmamaktadır. Aynı zamanda bilginin paylaşılması ve analitik özelliklerinin kullanılması ileri düzey kullanım bilgisi gerektirdiği için, birçok kurumda sadece çok küçük kullanıcı kitlesinin kapsamında kalmakta ve yayılmayı sağlayamamaktadır. Geleneksel iş zekası çözümlerinin hemen hepsi iş birimlerinden çok bilgi işlem birimleri tarafından seçilerek hayata geçirilmekte ve ürünlerin karmaşıklığı nedeniyle sadece küçük bir kullanıcı kitlesinin yararlanmaya çalıştığı ortamlar olarak kalmaktadır. Kontrolü tamamen elinde bulunduran bilgi işlem birimleri ise, sürekli olarak son kullanıcılarla arasında oluşan soru ve cevaplar trafiği içinde boğulmakta ve doğru analizler ışığında istenilen bilgileri ilgili kullanıcılara sunmaya çalışmak için büyük çaba harcamaktadır. Bugün birçok kurumda, bir uygulamayla birlikte hazır gelen raporlardan biraz daha iyisini sunmaktan öteye gidemeyen geleneksel iş zekası platformları olduğunu görüyoruz. Bu ortamlarda raporlar bilgi işlem tarafından sağlıılmakta ve sadece son kullanıcıların bu raporları görüntülemesine imkan tanınmaktadır.
Bu tür senaryolarda çoğu kez savunulan nokta, “Bizim kurumdaki kullanıcıların seviyesi çok yüksek değil, bu nedenle bu aşamada sadece raporları görüntülemeleri yeterli; daha ötesini yapamazlar” şeklinde olmaktadır. Geleneksel iş zekası platformları göz önüne alındığında, bu tür yorumlarda çok önemli bir gerçeğin yattığını gözden kaçırmamalıyız. Evet, son kullanıcılar bilgiye ulaşırken analiz, keşif ve inceleme yapmak adına enerjilerini iş zekası ürünlerinin teknik özelliklerini öğrenmeye değil, ölçme ve değerlendirme yaklaşımlarıyla karar vermeye yönelik olarak harcamaları gerekmekte. Ancak, maalesef geleneksel iş zekası ortamlarının kullanım zorluğu nedeniyle, birçok kurumda iş zekası ortamlarının, bilgi işlemin biraz daha hızlı ve kontrollü rapor oluşturmasını sağlayan platformlardan öteye gidemediğini görmekteyiz.
Bugünün koşuları göz önüne alındığında geleneksel iş zekası platformlarındaki bir diğer sorun, teknoloji perspektifinden bakıldığında bir yığıt(stack) yaklaşımının olmasıdır. Bu platformlarda her yeni teknolojik yığıtın gelmesi, implementasyon süreçlerini gittikçe zorlaştırmakta, iş birimlerinin gerçek ihtiyaçlarından uzak problemlerle karşılaşılmakta ve sonuçların alınabilmesi çok uzun bir zamana yayılmaktadır. Tüm bunlar da iş birimlerinin, çok hızlı değişen ekonomik ve rekabetçi koşullarda istedikleri bilgiye istenilen zamanda ulaşılamaması problemini ortaya çıkarıyor. Aynı zamanda teknoloji tarafında ortaya çıkan karmaşık yapılar ve süreçler, implementasyon sırasında çok fazla insan kaynağı ihtiyacını gündeme getirmekte ve projeler planlananda çok daha maliyetli noktalara gelmektedir.
Belirttiğiniz problemler göz önüne alındığında yeni nesil iş zekası çözümlerinin yaklaşımı konusunda bilgi alabilir miyiz?
Son bir kaç yıl içinde yazılım ürünlerinden beklentilerin genel olarak çok değiştiğini görüyoruz. Bilginin tüketilmesi, incelenmesi ve paylaşılması gibi konular, arama motorları, mobil dünyadaki gelişmeler ve dokunmatik ekranlarla yeniden tanımlanmaya başladı. İş dünyasındaki değişimlere paralel olarak daha yüksek sayıda kararları hızlı ve aynı zamanda ekipler bazında verebilmek, ürünlerin kullanımının çok kolay olmasını gerektiriyor. Ancak bu şekilde hem hızlı implementasyon ve kullanımla bir yönetici/analist bir takım sonuçlara ulaşabilir, hem de ekipler halinde karar verme süreçlerinde çok farklı eğitim düzeyindeki kullanıcılar benzer tarzdaki ekranları kullanarak anlamlı sonuçlar çıkarabilirler. Yıllarca bu konudaki tecrübeler göstermiştir ki, son kullanıcıların bilgiye erişim ve analiz aşamasında birden fazla arayüzü kullanması hem eğitim süreçlerini çok uzatmakta, hem kullanıcı tarafından benimsenmemekte hem de analiz yapan kullanıcı farklı önyüzlerde gidip geldiğinde üzerinde çalıştığı iş ve konunun kapsamının veriyle ilişkilendirilmesi ve sonuç çıkarılması sırasında bütünlüğü kaybetmektedir. Yeni nesil iş zekası platformları, iş zekası dünyasında tamamen yeni bir iş yapma tarzı olarak en temeline iş birimleri için iş keşfi ve inceleme(Business Discovery) konusunu yerleştirmiştir. İş keşfi ve inceleme, spesifik bir iş problemini çözmek, elde edilen sonuçları ve analizleri kurum içi ya da dışındaki bireyler/gruplarla paylaşmak olarak nitelendirilebilir. Performans takibi yapmak, bir departman ya da personelin yapmış olduğu aktivitelerin etkileri konusunda öngörü kazanmak, eldeki verileri bir takım istatistiki metotlarla birlikte kullanarak yapılan tüm araştırma ve analizlerle ilgili uygulama, teknoloji, yaklaşık ve yeteneklerin tümü iş keşfi ve inceleme (Business Discovery) başlığı altında toplanabilmektedir.
Yeni nesil iş zekası platformları, böyle bir süreç içinde gerekebilecek veri görselleme, anlık sorgulama ve raporlama, OLAP analizleri, yönetim kokpitleri, analitik arayüzler, veri entegrasyonu gibi tüm bileşenleri geleneksel yöntemlerdeki yığıt(stack) yaklaşımında gördüğümüz ayrı modüller şeklinde değil, tek bir tasarım ve son kullanıcı arayüzüyle sunmaktadır. Bu nedenle hem implementasyon süreci çok daha az kaynakla, çok daha çabuk hayata geçirilebilmekte, hem ilerleyen dönemlerdeki entegrasyon ve destek ihtiyacı minimum düzeyde kalmakta, hem de son kullanıcı tarafında çok çabuk öğrenilerek iş birimleri tarafından kolayca benimsenmesine imkan tanımaktadır.
Konu iş keşfi ve inceleme olduğunda, yeni nesil iş zekası platformları, bu dünyaya çok farklı ve yeni bir kullanıcı deneyimine izin veren kullanım tarzı da getirmektedir. Geleneksel iş zekası platformlarındaki sürükle-bırak yaklaşımı çok kolay görünse de maalesef kullanımı oldukça zor senaryolar ortaya çıkarmakta. Kullanıcının bir nesneyi ekranda yanlış bir yere sürüklemesi, raporlarda hatalı sonuçlar gibi istenmeyen sonuçlara kolayca neden olabilmektedir. İş keşfi ve analiz söz konusu olduğunda sürükle-bırak yerine işaretle-tıkla (point&qlik) yaklaşımı, herhangi bir bilgisayar kullanıcısının bile iş zekası ortamında rahatlıkla çalışabilmesine izin vermektedir. Tüm bu yaklaşımlar, iş zekası implementasyonlarında yukarıdan aşağıya (top-down) değil, aşağıdan yukarıya (bottom-up) süreçlerin oluşmasını da sağlamakta ve iş zekasının bilgi işlemden çok gerçekten iş birimleri için olduğu gerçeğini yaşayabilmemizi sağlamaktadır.
Yeni nesil iş zekası yaklaşımlarını sağlayan firmalar hakkında bilgi alabilir miyiz?
Bugün iş zekası dünyasında yeni nesil yaklaşımları sunmak adına büyük bir hareket olduğunu gözlüyoruz. Hatta geleneksel iş zekası platformları bile bu yaklaşımların sunmak adına bir takım adımlar atıyorlar ancak en temeldeki yaklaşım değişmediği için, bu aksiyonların hemen hepsi var olan yığıt(stack) yaklaşımı üzerine bir katman daha getirerek zaten karmaşık olan yapıları daha da zor bir hale getirmekten öteye gidemiyor. Yeni nesil iş zekası yaklaşımları söz konusu olduğunda BI Technology olarak distribütörü olduğumuz QlikView ürünlerinin liderliği elinde bulundurduğunu söyleyebiliriz. QlikView, getirdiği inovasyona dayalı yaklaşımlarla, iş zekası dünyasındaki tanımların yeniden yazılmasına neden olan bir hareket başlattı sektörde. Az önce belirttiğim yeni nesil iş zekası yaklaşımlarının avantajlarına ek olarak veri kümelerinin sıkıştırılması ve sıkıştırılan büyük hacimli verilerin QlikView’in patentli bellek-içi (In-Memory) veritabanına alınabilmesi, son kullanıcıların yüz milyonlarca satırdan oluşan çok büyük dokümanlar üzerinde bile saniyeler bazında çalışabilmesine olanak tanıdı ki bu tür dokümanlar hala geleneksel iş zekası platformlarında çalışılması mümkün olmayan yapılardır. QlikView’in analitik olarak nitelendirebileceğimiz ileri düzey görsel bileşenleri, çok güçlü veri entegrasyonu (ETL) özellikleri, son kullanıcı açısından benzersiz kolay kullanım özellikleri ve bilgi işlem birimleri için de önemli olabilecek “Çevik Proje Yönetim” (Agile Project Management) yaklaşımlarına uygun altyapısı, yeni nesil iş zekası dünyasındaki liderliğini uzun süre elinde tutmasına neden olacak konular arasında olduğuna inanıyoruz.
Yeni Nesil İŞ Zekası Çözümlerini sunarken karşılaştığınız zorluklar ve sorunlar nelerdir?
Yeni nesil iş zekası çözümlerini sunarken karşılaştığımız en önemli zorluk, teknolojik katmandan çok yaklaşım ve bakış açıları düzeyinde çıkmakta. Geleneksel iş zekası yaklaşımlarıyla bugünün sorunlarını çözmekte çok zorlanılması gerçeğine paralel olarak, problemleri bambaşka bir açıdan ele almaya çalışmak gittiğimiz müşterilerimizde başlangıç aşamasında en zorlandığımız konular arasında… BI Technology’nin geçmişte Türkiye’nin önde gelen 120 kurumuna geleneksel iş zekası yaklaşımlarıyla çözüm sunmuş ekibi olarak bizler için de böyle bir geçiş başlangıçta biraz zor oldu. Ancak 2 yıl gibi kısa bir sürede yeni nesil iş zekası yaklaşımlarında lider QlikView ile elde ettiğimiz 60’a yakın müşteri referansı ve bu müşterilerdeki memnuniyet seviyesi, bugünün şartları için ne kadar doğru bir karar verdiğimizin göstergesi diye düşünüyoruz. Tüm dünya değişirken, kurumların iş zekası dünyasının da değiştiği gerçeğini göz ardı etmemeleri ve yeni nesil iş zekası yaklaşımlarını anlamaya çalışmak için zaman harcamaları gerektiğine inanıyoruz. Bu konuda sık sık gündeme getirdiğimiz Albert Einstein’in bir sözünü hatırlatmakta fayda görüyoruz: “İçinde bulunduğumuz dönemde karşılaştığımız problemleri, bu problemler ortaya çıkarken gösterdiğimiz yaklaşımlarla çözemeyiz”. İş zekası dünyasındaki değişim göz önüne alındığında hak vermeden duramayacağımız bu sözü baz alarak, kurumların yeni projelerde, ya da var olan iş zekası implementasyonlarında tıkanıklık yaşamaya başladığı noktalarda, yeni nesil iş zekası yaklaşımlarını mutlaka değerlendirmeleri, gelecekte daha güçlü bir iş zekası stratejisine sahip olmalarında onlara çok daha yardımcı olacaktır.
Son Yorumlar